20220607

Yalnızlık-Henry David Thoreau

  Yazarın bu kitabından önce keşke Walden'i okusaydım dediğim kitaptır. Walden isimli bir gölün kıyısına yerleşip modern hayattan kaçan yazar yalnızlık üzerine düşüncelerini kaleme almış. Goodreads'ta okuduğum bir yoruma göre 3 metin zaten Walden'de varmış. Başlangıçta hoşuma gidecek düşünceler yer alsa da sonlara doğru bahsettiğim okuma/tanıma eksikliğini çok fazla hissettirdi diyebilirim.
Ve kitabın bana düşündürdükleri...
Karantinada olduğumuz şu günlerde akşamdan sabaha anlam arayışları ve günlük ritüellerimizi oturtmak için kimi zaman debeleniyor olmamız dışında; maddi manevi sahip olduğumuz her şeyi ve etrafımızdaki insanları gözden geçiriyor ve sorguluyoruz. Şehrin ortasında ya da bir bağ bahçede yalnız olmanın evden çıkmadığımız günlerde çok da değişemediğini varsayarsak yalnızlığın sadece bir algı savaşı olduğunu da anlayabiliriz. Oldukça kıymetli bulduğum bu zamanların tanıdıklarım üzerinde yaratacağı değişimleri görmeyi iple çekiyorum diyebilirim... Özünde ne kadar yalnız olduğumuzu hatırlattığı için ve bununla baş etme yöntemlerimizi sorguladığı için ise pandemiye teşekkürler...

Pandemi başlangıcından bu yana camın önünde kuş beslediğim için bu cümle beni benden aldı...
"Harivansa şöyle der: Kuşları olmayan bir ev çeşnisiz ete benzer. Benim evim
böyle değildi, birden kendimi kuşlarla komşu olmuş buldum; bir kuşu hapsederek değil, kendimi onların yakınında bir kafese kapatarak. "

"Bir gerçeğin tam karşısında dikilip yüz yüze gelirsek her iki yüzeyinde de güneşin parladığını görürüz. Tatlı kenarının, sanki keskin bir pala gibi, kalbimizi ve özümüzü kesip geçtiğini hisseder ve ölümlü hayatımızı mutlu bir şekilde sona erdiririz. İster yaşamda ister ölümde, yalnızca gerçeği arzularız. Eğer gerçekten ölüyorsak gırtlağımızdaki hırıltıyı duyalım ve el ayaklarımızdaki soğukluğu hissedelim, eğer yaşıyorsak işimize bakalım."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder